Çocuk Gelişimini Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Birlikte Miras programının konuğu Pedagog Psikolog Peri Dilbaz, çocuklar üzerinde anne baba tutumu hakkında bilgiler verdi. Peri Dilbaz, çocuk yetiştirirken tutarlı bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini belirtti. Otoriter bir tutum çocuğun öz güvenini zedelerken, aşırı hoşgörülü bir tutum da çocuğun sorumluluk almasını engeller. En doğru tutumun eşitlik ve demokratik bir yaklaşım olduğunu vurguladı. Ayrıca, çocuklarının davranışlarını yönlendirmek ve duygusal banka hesabını iyi yönetmek gerektiğini ifade etti.
Pedagog ve Psikolog Peri Dilbaz, çocuklarımızın üzerinde anne ve baba tutumu hakkında şunları kaydetti: “Her insanın kendine has bir tarzı ve kişiliği vardır. Fakat çocuk yetiştirirken belirli bir tutarlılığa sahip olmalıyız. Örneğin baskıcı ve otoriter bir tutum sergileyen anne ve baba, çocuğun her istediğini yapmayarak çocuğunu öz güvensiz hale getirecektir. Bu tutum, çocuk yetiştirilmesi için uygun değildir. Bazı anneler ve babalar ise tam tersi çocuklarıyla hiç ilgilenmiyor. Bu kez de çocuğun sınırları oluşmuyor. Genelde geç yaşta çocuk sahibi olan aileler, çocuğa her konuda izin vermeye başlıyor. Ne var ne yoksa çocuğa seriyor. Bu tutum da çocuklar için iyi değildir, çünkü çocuk hayatı boyunca sorumluluk alamıyor. “Beni kimse kabul etmiyor“ diyerek dışlanmışlık psikolojisine giren çocuklar ilerleyen yaşta hayatına da adapte olamıyor. En doğru olanı, eşitlik ve demokratik tutum içerisinde olmaktır. Çocuğun sınırlarını belirlerken, özgürlük alanını göstermek gerekir. Çocuğun istekleri, duygu ve düşünceleri nelerdir, beraber vakit geçirerek ve sağlıklı iletişim kurarak bunları sağlayabiliriz. Çocuk, zaman içerisinde yapması gereken bazı davranışları terk etmeye başlamışsa bunu aşmak için sizlere iki yöntemden bahsedeceğim. Biri kanıtlama diğeri kısıtlama yöntemleridir. Mesela artık ders çalışmak istemiyorsa, sakin bir ses tonuyla hafta sonu arkadaşlarınla görüşmeyeceksin diyerek özgürlük alanını kısıtlama yöntemine gidebiliriz. Önce sorumluluğunu yerine getirmesi için bir kısıtlama getirmiş oluruz. Kendini ifade etmeye, hatasını görmeye ve onun öfkelenmesini de izleyeceğiz, bu tavırları normal karşılamamız lazım. Çocukların yönlendirme davranışları ve duygusal banka hesabı vardır. Çocuğun kalbinde sevgisinin bir kredisi oluşuyor. Sevildiğini hisseden çocuk, kredisini azaltmıyor. Ancak çocuğun genellikle isteklerini reddeden anne baba, çocukla aradaki iletişimi kopardığı anda kredisi tükeniyor. Artık çocuk, anne baba ile konuşmuyor bile. Bunun için anne baba önce sağlıklı uğraşılarla kendi kendisine yatırım yapmalıdır. Sonra çocukların duygusal bankasının içerisinde iyi bir yatırımcı olabilecektir. Çocuklarıyla ilgilenen, sağlıklı iletişim kuran aileler çoğu zaman doğru tutum sergilemiş olacaktır.”
Depremde Yaşanan Kayıpların Kabullenme Süreci Uzun Sürecek
Pedagog ve Psikolog Peri Dilbaz, depremde yaşanan kayıplar için kabullenme sürecinin ve yas tutmanın uzun bir süre devam edeceğini belirtti. Peri Dilbaz: “Bu yaralar kabuk bağlar ama tam anlamıyla iyileşmesi zordur. Bu acıyı yaşayan insanlarda görülen travmaları, zaman içerisinde daha bilinçli ve birlikte olarak aşmaya çalışacağız. Tüm psikologlar toplansak da deprem gerçeğini yaşamış ve kayıpları olan kişi ya da kişilere tamamen bir iyileştirme gerçekleştiremeyiz.” dedi. (BSG)
Haberin Videosu İçin Tıklayınız..